evet arkadaşlar site içerisinde okadar çok karabasan hıkayesi varkı etkilendim bende birtane anlatmak istiyorum tabi bu olay benim basıma değil babamın basına geldi
köyde yaşadıgımız dönemlerde babam ablam ve ben evdeydık diğerlerinin nerde oldugunu hatırlamıyorum neyse konuya gelelim
dışarda felaket bir yağmur fırtına vardı elektirikler gitmiş ev zifiri karanlık
baban yogun bir günün ardından uykuya dalmış ben ve ablam şimşek sesinden korktugumuz için birbirimize sarılmış sedirde oturup korkulu gözlerle etrafa bakıyorduk bu böyle babam yattıgı yerden bi hışımla kalkmasının ardından sona erdi babam uyurken ensesinde bir nefes hissederek uyandıgını sonrada onun agzını eliyle kapatıp nefes almasını engellediğini hareket etmeye çalışsada bugu yapamadıgını çünkü onu bir gücün tuttugunu söylüyor bize defalaca bağırmaya çalışsada biz herangibi ses duymadık çünkü karabasan geldiğinde uzvunuzun hiç bir yerini hareket ettirememekle kalmayıp sesinizide kimseye duyuramıyorsunuz babamın basına bu tarz olaylar o dönemlerde sık sık gelirdi
ve duydugum bir şeye göre karabasan gölge şeklinde elinin ortasında delik olan bir varlıkmış elini agzımıza kapattıgı için atılan hiç bir çıglık duyulmuyormuş elinin ortasındaki delik olmasa karabasan elini agzımıza kapadıgında boğularak ölürmüşür ve gene bir varsayıma dayanarak eger o can havlıyle eline iğne batırılırsa tamamen gidiyorumuş ve bidaha gelmiyormuş tabi bu sadece bi varsayım nekadar dogru nekadar yanlış bilelem hepinize şimdiden tşk......